İNSAN HAKLARI
‘Nefret suçu’na kapsamlı yasa talebi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘inanç özgürlüğü’ konusunda Birleşmiş Milletler’e başvuracağını söylemesiyle tekrar gündeme gelen ‘nefret suçunun’ dezavantajlı tüm grupları kapsayarak yasalaşması isteniyor. Yaklaşık 70 sivil toplum örgütünün bir araya gelerek oluşturduğu ‘Nefret Suçları Yasa Kampanyası Platformu’ bir süre sonra açıklayacakları bir yasa tasarısı üzerinde çalışıyor.
Kanlı 1 Mayıs’ın ilk kurşunu otelden
Emniyet Genel Müdürlüğü’nden TBMM Darbe Komisyonu’na gönderilen bir kroki 1977’deki ‘Kanlı 1 Mayıs’a ışık tuttu. Olaydan sonra hazırlandığı anlaşılan belgede ilk kurşunun Inter Continental Otel'den atıldığı gösteriliyor.
Evin ‘patronunu’ bulamıyorlar
Geçtiğimiz yıl çalıştığı evin camını silerken 4. kat penceresinden düşerek hayatını kaybeden Fatma Adal’ın ölümü ile ilgili davaya bugün devam edildi. Evin sahibi sanık Sevim Özdemir, bir yıla yakın süredir bulunamıyor.
Evren ve Şahinkaya'ya olağandışı para hareketleri
12 Eylül darbesi davasının sanıkları Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya ile bu iki ismin eşleri ve çocuklarının mal varlıkları araştırıldı. Evren ve Şahinkaya’ya ait çok sayıda gayrimenkulün şüpheli olarak araştırıldığı davada, darbecilerin servet sahibi olduğu ve yakınlarına da şüpheli para transferleri gerçekleştirdikleri tespit edildi.
Müslüman dünyasında film protestoları yayılıyor
Müslüman dünyasında, ABD yapımı ‘Müslümanların Masumiyeti’ filmine yönelik protestolar artarak devam ediyor. Hz. Muhammed’e hakaret edildiği iddiası ile Müslüman dünyasında ABD yapımı filme tepkiler devam ediyor. Pakistan'daki gösterilerde dün iki kişi yaşamını yitirirken Hizbullah’da eylemelerine başladı.
İnanca hakaret mi? İnancın eleştirisi mi? Nedir bunun sınırı?
Sabah gazetesi yazarı Emre Aköz, İslami kesimin büyük tepkisini çeken ‘Müslümanların Masumiyeti’ filmi üzerine alevlenen ‘ifade özgürlüğünün sınırı nedir’ tartışmasını köşesinde ele aldı. Aköz’ün ‘İnanca hakaret mi? İnancın eleştirisi mi? Nedir bunun sınırı?’ başlıklı yazısı yazısı şöyle:
Azerbaycan'da adalet: Vur baltayı, al terfiyi
Amberin Zaman bugün yayınlanan köşe yazısında Azerbaycanlı subay Ramil Seferov'un baltayla cinayet işlemiş bir katil olmasına rağmen ülkesinde kahramanlaştırılmasını eleştiriyor. Amberin Zaman Habertürk'teki köşesinde, Batman'da askerliğini yaparken arkadaşının silahından çıkan kurşunla öldürülen Sevag Balıkçı cinayetine de değiniyor.
Uluslararası Hrant Dink Ödülü sahiplerini buldu
4. Uluslararası Hrant Dink Ödülü, Cemal Reşit Rey Salonu'nda düzenlenen bir törenle sahiplerini buldu. Hrant Dink'in doğum günü olan 15 Eylül akşamı verilen ödülü Türkiye’den İsmail Beşikçi, Rusya’dan ise Uluslararası “Memorial” Topluluğu adına Memorial İnsan Hakları Merkezi Direktörü Alexander Cherkasov aldı.
İki Kurbanın Mirası*
İnanıyorum ki, Anne Frank de Rachel Corrie’ye hayran olurdu. Aynı şekilde, kendi Günlük’ü ve maruz bırakıldığı ölümü, kan ve toprakla tanımlanan bir devletin yaptıklarını ahlaki gerekçesi olarak kullananları rezil edecekti. İnanıyorum ki, Anne Frank, Rachel’ın buldozerden kaçması gerekirdi dendiğinde, “Rachel’ın kaçması gerektiğini düşünmüyorum. Hepimizin onunla birlikte orada durması gerektiğini düşünüyorum” karşılığını veren Rachel’ın annesi Cindy ile aynı fikirde olacaktı.
Sevag cinayetinde skandallar bitmiyor
Askerliği yaparken görev yaptığı karakolda öldürülen Sevag Balıkçı davasının Diyarbakır’daki son duruşmasında Adli Tıp skandalı ortaya çıktı. Sevag’a ilk tıbbi müdahaleyi yapan Doktor Serkan Bütün’ün ifadesi, Adli Tıp’ta Sevag’ın elbiseleri yerine başka elbiselerin incelendiğini ortaya çıkardı. Bir önceki duruşmada, Sevag’ın babası Garabet Balıkçı, gösterilen kıyafetlerin oğluna ait olmadığını ifade etmişti. Bilirkişi olarak atanan Yüzbaşı Murat Yazgan’ın raporu ise Sevag’ın kasıtlı olarak vurulmuş olduğu yönündeki şüpheleri daha da güçlendirdi.

